İlk Durağımız Cumalıkızık Köyü
700 yıllık geçmişi ile Osmanlı'nın ilk dönemlerinde kurulmuş, buram buram tarih kokan sokakları ve evleriyle, tarihi dokusu bozulmadan kalabilmiş ender bir yer.
Uludağ eteklerinde kurulmuş olan 7 Kızık köyünden biri olan bu köye, bir rivayete göre diğer köylerden Cuma namazı kılmaya geldikleri için Cumalıkızık adını vermişler (Diğerleri için buraya göz atabilirsiniz.) Unesco Dünya Mirası Listesi'nde de yerini almış olan Cumalıkızık, merkezden yaklaşık 15 km uzaklıkta ve otobüs/minibüs ile kolaylıkla ulaşılabiliyor.
Pansiyon olarak da kullanılan tarihi Cumalıkızık evlerinden birinde kahvaltımızı yaptıktan sonra, taş döşeli sokaklarında biraz dolaştık. Oldukça dar olan sokaklarından bazıları sadece insanların geçebileceği kadar genişliğe sahip, hatta dünyanın en dar sokağı olarak bilinen "Cin Aralığı" aynı anda sadece tek bir kişinin geçişine izin veriyor. Bu sokağı gördüğümde aklıma çocukken kapının kirişlerine tutunarak tırmandığım geldi. Bu köyde çocuk olmak vardı şimdi dedim içimden :)
Osmanlı sivil mimarisinin ilk örneklerinden olan evleri ise gökkuşağı gibi sarı, yeşil, mavi ve mor renkleriyle insanın içini açıyor. Sonradan öğrendiğime göre köydeki 270 evden 180 tanesi kullanılabilir durumdaymış. Diğerleri bakımsızlıktan dolayı kısmen yıkılmışlar. Bundan sonra koruma altında olduğu için kalanı koruyacağımıza inanıyorum.